Funga, Yer Altı Mantar Biyoçeşitliliğini Kullanıyor

Funga, yer altı biyoçeşitlilik restorasyonu ile güçlendirilen ilk doğa temelli karbon giderimi olduğunu iddia ediyor. Edinilen bilgiye göre de, şirket 4 milyon dolar topladı.

Şirket, ekolojist ve iklim bilimcisi Dr. Colin Averill tarafından kuruldu. Ve modern DNA dizileme ve makine öğrenimi teknolojisini orman mikrobiyomu üzerine çığır açan araştırmalarla birleştiriyor. Bu yaklaşım, Funga'nın mikorhizal mantarların doğru yerli, biyolojik çeşitliliğe sahip topluluklarını doğru yere koymasına olanak tanıyor. Strateji şöyle ki; yabani toprak mikrobiyal biyoçeşitliliğinin yeniden tanıtılmasının bitki büyümesini ortalama yüzde 64 oranında hızlandırabileceği ve bunun da karbon tutulmasını hızlandırabileceği fikrine dayanıyor.

“Ayaklarımızın altında milyonlarca bakteri ve mantar türünden oluşan koca bir galaksi var. Averill, yaptığı bir röportajda, bu mikroskobik organizmaların orman büyümesi ve karbon tutma üzerinde derin etkileri olduğunu ve bu etkilerin, doğal iklim çözümlerini hızlandırmanın ve aynı zamanda topraklarımıza temel mikrobiyal biyolojik çeşitliliği geri getirmenin bir yolu olarak şimdiye kadar göz ardı edildiğini ifade etti. "ETH Zürich'in Crowther Laboratuvarı'ndaki ekibimiz, bu mantarların nihayetinde ağaç büyümesini nasıl etkilediğini belgelemek için yıllarını harcadı. Yeraltı mantar topluluklarının restorasyonunun bitki büyümesini ve karbon tutmayı önemli ölçüde hızlandırabileceğini öğrendik. Ekibimizin bu bilimi laboratuvardan alıp ormanlarımıza taşımasına, geniş ölçekte biyoçeşitlilik ve iklim eylemi oluşturmasına olanak sağlayacak yatırımcılarımızın desteği için minnettarız."

İlginizi Çekebilir: Bitki Bazlı Et Sektörü Gelecek Vadediyor mu ? 

Funga Karbon Yakalama Teknolojisi Hakkında

Şirketin 4 milyon dolarlık başlangıç finansman turunun Azolla Ventures tarafından yönetildiğini belirtelim. Turdaki diğer katılımcılar arasında, bir İşbirliği Fonu aracının parçası olarak Trailhead Capital, Better Ventures ve Shared Future Fund yer alıyor. Funga temsilcileri, fonun Funga'nın özel yazılım ve veri kümelerinin gelişimini hızlandırmak için kullanılacağını söylüyor. Orman mikrobiyom restorasyon projelerinin ayak izini ölçeklendirmek ve nihayetinde hızla artan talebe ayak uyduran yeni bir yüksek kaliteli, sürdürülebilir karbon giderme sınıfı sunuyoruz.

Funga kısa süre önce Conservation Resources ile ortaklaşa Lexington, Georgia'da ilk mikrobiyom restorasyon projelerini başlattı. Önümüzdeki 18 ay boyunca Funga, Amerika Birleşik Devletleri'nin güneyindeki loblolly çamı ayak izi içinde 2.500 dönümlük ek bir orman mikrobiyom restorasyon projesi kuracak. Şirketin hedefi, 2050 yılına kadar ormanları yeniden vahşileştirerek en az üç milyar ton karbondioksiti hapsetmek. Funga, orman mikrobiyomunun restorasyonu sonucunda ne kadar ek karbondioksitin yakalandığını ölçecek ve bunu karbonlarının bir parçası olarak kurumsal alıcılara sunacak.

Averill Açıklamaları

Averill, “İklim krizini ilk olarak 2004'ün Myspace döneminde, üniversitede birinci sınıf öğrencisiyken öğrendim. Bunları benim neslimin ve gezegenimizin karşı karşıya olduğu en büyük zorluklardan ikisi olarak görüyorum. Bu süre zarfında, iklim krizi hakkında hâlâ bilmediklerimiz beni büyüledi.” "Isınmanın ne kadar ve ne kadar hızlı gerçekleşeceğini anlama yeteneğimizi ne sınırlıyor? Küresel karbon döngüsünü incelerseniz, bu belirsizliklerin birçoğunun yer altında olduğunu hemen öğrenirsiniz. Toprakta yaşayan mikrobiyal yaşamın nihai olarak küresel karbon döngüsünü ve iklim tahminlerini nasıl etkilediği, alandaki bu büyük soru işaretiydi.'' ifadelerinde bulundu.

"Gezegenimizdeki yaşamın karmaşıklığı, biyolojik çeşitliliği , temel, gezegensel bir yaşam destek sistemidir. Ne kadar çok bakarsak, bu yok olma krizinin sadece bitkiler ve hayvanlar için değil, aynı zamanda mantarlar, küfler, mikroorganizmalar için de geldiğini o kadar çok keşfediyoruz. Bu gerçekten endişe verici” diyor Averill. "Dünyadaki çoğu tür mikrobiyaldir. Bu gezegende yaşayan ilk canlı mikrobiyal yaşamdı ve muhtemelen son olacak. Antibiyotiklerimizin çoğu ilk önce toprak mantarlarından izole edildi. Toprak yaşamının biyolojik çeşitliliği hayret vericidir. Bir avuç toprak kolayca 1.000'den fazla bir arada var olan mikrobiyal türü içerir. Bu mikrobiyal biyoçeşitlilik, temel olarak ekosistemlerin malzemeleri nasıl geri dönüştürdüğünü, bitkilerin büyümeyi sınırlayan besinlere nasıl eriştiğini, tutulan karbonun toprakta ne kadar süre kaldığını kontrol ediyor ve biz bunu zar zor anlıyoruz. Toprağın biyolojik çeşitliliğini ve ekosistemdeki mikrobiyal yaşamı aşındırıyoruz ve bu süreçte neleri kaybettiğimizi bilmiyoruz. Dünyayı daha sürdürülebilir bir şekilde yönetmenin yollarına neredeyse kesinlikle kapıları kapatıyoruz. Bu organizmalar, milyarlarca yıllık evrimin ürünleri ve şimdiye kadar, iklim değişikliğiyle mücadeleye yardımcı olacak kritik bir çözüm olarak neredeyse hiç araştırılmadı veya uygulanmadı.”