Kendi döneminde Klasik Ekonomiyi derinden sarsan Modern Makro Ekonominin Babası Keynes’e göre: “Bir kişinin daha fazla tasarruf yapması kişinin zenginleşmesine, tüm kişilerin daha fazla tasarruf yapmaları ise, toplumun daha az mal üretmesi anlamında fakirleşmesine yol açar.”
Burada bireysel tasarruftan kasıt ihtiyaç fazlası paranın “çarçur” edilmemesi ve biriktirilmesi tabii ki.
İlginizi Çekebilir: Verimlilik ve Motivasyon Arttıracak Yöntemler
Peki Günümüzde Bireysel Tasarruf Zenginleşmeyi Sağlar Mı?
Tasarrufun kişinin zenginleşmesine yol açması aslında önce sermaye sonra yatırım haline evrilmesi ile mümkün.
Yatırım için ise belirli tutarlara ulaşmak, bu süreçte de birikimin değerini korumak gerekiyordu düne kadar. Küçük tasarruflarla yapılabilecek yatırım imkanları oldukça kısıtlı ve değeri koruma odaklı idi.
Günümüzde bu olgunun değiştiğini oldukça net görebiliyoruz.
…
Bireyin öncelikle “fakirliğin kısır döngüsü”nden yani “düşük gelir – az tasarruf – yetersiz yatırım – düşük gelir” paradoksundan kurtulması gerekiyor.
Bu konuyu düşündüğümüzde tasarruf – birikim – yatırım – gelir denklemi ile ilgili farklı perspektifler beliriyor.
Öncelikle bu süreçte ki duraklar aynı cinsten olmak zorunda mı ? Yani parasal tasarruf – beşeri yatırım – beşeri sermaye – daha fazla gelir gibi bir formülasyon; tek başına pek bir şey ifade etmeyen, alım gücü devamlı azalan, süreklilik arz etmeyen küçük tasarruflar için daha doğru olabilir mi ?
Örneğin beyaz yakalı olarak kalifikasyonlarımızı arttırmak için yaptığımız harcamaların maaşımızı arttırmasından bahsedebiliriz. Gelir arttıkça birikim artacağından daha anlamlı tutarlarda yatırım dolayısıyla daha yüksek gelir söz konusu olacaktır.
Bu habere henüz yorum yazılmamış, haydi ilk yorumu siz bırakın!...