Ben radyoaktifim, bütün insanlar radyoaktif ve hatta doğadaki karbon çevrimi nedeniyle canlıların birçoğu radyoaktiftir.
Peki nedir bu radyoaktiflik? Radyoaktivite veya diğer adıyla bildiğimiz radyoaktiflik, atom çekirdeğinin elektromanyetik ışımalar yayarak kendiliğinden parçalanmasıdır. Bu enerji, çekirdek tepkimesi sırasında ortaya çıkar. Kısacası doğal-yapay fark etmeksizin radyasyon yayan nesneleri “radyoaktif” olarak adlandırıyoruz.
Örneğin, her bir insan vücudu belli miktar potasyum-40 ve karbon-14 içerir. Bunlar, vücudumuzda sürekli radyasyon saçan iki radyoaktif elementtir.
Doğal radyasyon kaynakları, insan katkısı olmaksızın doğada var olan radyasyon kaynaklarıdır. Halkın (nüfusun) maruz kaldığı radyasyonun yaklaşık % 85’lik kısmı doğal kaynaklıdır. Bütün canlıların etkisinde olduğu bu radyasyona çevre, fon ya da arka plan (“background”) radyasyonu denilmektedir. Günlük yaşantımızda maruz kaldığımız en çok radyoaktif elementler; Uranyum-238, toryum-232, potasyum-40 ve bu elementlerin bozunma ürünleri olan radyum-226 ve radon-222’dir.
Yapay radyasyon kaynakları ise, daha çok tanı ve tedavi yani sağlık-tedavi alanında kullanılan insan vücuduna belli oranda emilimi sağlanan kaynaklardır. Yapay kaynaklardan alınan radyasyon dozu kişinin gündelik yaşamına ve tıbbi uygulamalarda geçirdiği süreçlere (tanılama ve tedavi) büyük ölçüde bağlıdır. Örneğin radyoterapi tedavisi gören bir hastanın ışınlanma düzeyi normalden çok daha fazladır. Yalnızca tıbbi süreçler değil, kişilerin iş ortamı da alınan doz miktarlarını etkileyebilir. Mesela, hastanede nükleer tıp ilaçlarını hazırlayıp hastaya vermekle görevli olanlar normal hayatlarında maruz kaldıklarından daha çok radyasyona maruz kalabilirler.
Bütün bunlar, teknoloji ve dijital dünyasında yaşadığımızı göz önüne alırsak kaçınılmaz olan bir durumdur. Gündelik yaşamımızda radyasyona, çeşidi ve miktarı fark etmeksizin sürekli maruz kalıyoruz... Peki radyasyona ve radyoaktif elementlere karşı olan duyarlılığımızı azaltabilir miyiz? Elbette. Basit ama etkili çözümlerle hayatımızı daha az etkilemesini sağlayabiliriz. Gelin daha kaliteli hayat için adım atılabilir yöntemlere göz atalım.
İlginizi Çekebilir: Gökbilimciler Patates Şeklinde Bir Gezegen Keşfettiler
Bu habere henüz yorum yazılmamış, haydi ilk yorumu siz bırakın!...