Gelecekte gözlerimizin göremediği şeyleri gören kameraları ceplerimizde taşıyor olabileceğiz. Bu amacı gerçekleştirmeye çalışan Washington Üniversitesindeki araştırmacılar HyperCam adında hiper spektal görüntüleme kamerası geliştirmişlerdir.
HyperCam Kamerasının Özellikleri Nelerdir
Karmaşık yapısıyla insanlarda etki bırakan HyperCam kamerası sınırlı biz uzaklığa kadar görebiliyor. Sisteminde elektromanyetik spektrum sayesinde gözlerimiz sadece üç renk bandını algılayabiliyor; yeşil, mavi ve kırmızıdır. Gözlerimizin göremeyeceği detayları görüntülemeye yarayan HyperCam’ın sisteminde yer alan elektro spektrum yüzlerce bant ile karışımından bir araya gelen hiper spektral görüntüleme teknolojisini kullanmışlardır.
Bu HyperCam teknolojisinin içerisinde kullandıkları maddeler minarel ve topraktaki nem seviyesini ölçme amaçlı olarak tarım ve madencilik sektörlerinde de kullanılmaya başlamışlardır.
HyperCam objelerin yüzeylerini algılamak ve insanların gözleriyle göremedikleri detayları göstermek hem de görülebilir ışığı ve kızılaltı ışığı kullanır. Her bir objenin resmi için 17 farklı dalga boyu sağlıyor. Sonradan çekilen resimlerinde en küçük detaylarını seçer ve tanımlar. Normal koşullarda algılayamadığımız bölümlerde olağanüstü bir görüş yetisi sağlar.
HyperCam Projesi Kullanım Alanları
Washington Üniversitesi’nde öğrenci olan ve HyperCam projesinde yer alan Mayank Goel şöyle diyor: HyperCam otomatik olarak manzarada neyin işimize yarayacağını ya da yaramayacağını tanımlıyor. Örnek olarak, HyperCam insan derisinin altındaki damarları bile algılayıp görüyor. HyperCam kameranın deri altındaki detaylı görüntü damar şablonlarını tanımlamak için kullanılıyor. 25 denek üzerinde yapılan araştırmada HyperCam elleri ve denekleri eşleştirmede %99 başarılı sonuç vermiş.
Yüksek başarı veren HyperCam deri şablonlarını kullanarak akıllı telefonlarda ekran kilidini açma, online ödeme ve kimlik oluşturma gibi platfromlarda biyometrik kullanım imkanı veriyor.
HyperCam kullanıcıları için ilgi çekici potensiyel kullanım imkanları sunuyor. Çürüyen ve çürümeyen bir elmanın farkını ayırt edebiliyor ve çürüyen bölgenin neresi olduğunu algılayabiliyor. Görüntülenen meyce ne kadar çürükse, HyperCam meyvenin o bölgesini o derecede karartıyor. Bunun nedeni ise ışığın üzerinden yansıtmak yerine içine girmesidir.
Endüstriyel amaçlar içinde kullanılan ve milyarlara mal olan spektral kameraların aksine, HeyperCam daha ekonomiktir. HyperCam kameranın kullanım sınırları vardır. Fazla ışığın spektruma karıştırma özelliklerini engellemesinden dolayı gündüz ışığında kullanılmıyor.
HyperCam mucitleri kameranın pek çok potansiyel kullanım imkanları olduğunu söylüyor. Araştırmacılar HyperCam’ı akıllı telefonlara yerleştirme planları olacakları belirtmişler. Goel şöyle bir açıklamada bulunmuştur. “ Başka bilim adamları ile çalışmak isteriz. Amacımız bu HyperCam kamerasını nasıl kullanacakları hakkında bilgilendirmek ve sonrada kullanıcıların istedikleri gibi kamerayı kullanmalarını sağlamaktır.”
İlerleyen zamanlarda HyperCam kameralar hayatımızın ne kadar içinde olacak ve hayatımızı ne kadar kolaylaştıracak hep beraber göreceğiz.
Kaynakça