Özellikle iş dünyasında olan veya bu alanla ilgilenen kişiler, girişimcilik (İngilizce
“startup” kelimesi; başlama, girişimci gibi anlamları içeriyor…) kavramını mutlaka duymuştur. Girişimcilik, “Kar amacı ile riski üstüne alan ve iş kuran kişinin yaptığı atılımdır.”
Şirketlerdeki ağır çalışma şartlarından kaçınmak ve daha fazla para kazanma düşüncesi
kişileri girişim yapmaya güdülemektedir.
“Yapılan atılım” anlamına gelen girişimciliğin; işsizliğin ortadan kaldırılması, ekonomik büyümenin tetiklenmesi, rekabet ortamının sağlanması gibi pek çok katma değeri bulunur.
Önemli Girişimciler
“Çok başarılı ve karlı bir iş” fikrine dayanan girişimcilik anlayışı, sadece şirket
kurmak demek değildir. Başarılı bir atılım yapmayı gerektirir. Ülkemizden ve dünyadan ünlü girişimciler dendiğinde aklımıza şu isimler geliyor:
Girişimciliğin Geçmişi
Girişimciliğin dünyadaki aşamaları şöyle sıralanabilir:
Türkiye’deki dönemleri ise şu şekilde özetlemek mümkün:
(Başarılı) Girişimci Kime Denir?
Ya Sosyal Girişimcilik?
“Sosyal bir amacın gerçekleşmesi için ticari faaliyetlerin kullanıldığı ve bu gelirin
ilgili sosyal hedefe harcandığı girişimcilik tipidir.” Burada kar ve toplumsal fayda amaçları
güdülmektedir. Sosyal girişimcilik, bir fikrin daha önce uygulanıp uygulanmadığıyla
ilgilenmez; o fikrin hangi meseleyi çözüme kavuşturacağıdır mühim olan… Sosyal
girişimcilerin al attığı konular arasında:
Dünya genelindeki sosyal girişimlere baktığımızda:
Rolex, Pfizer gibi firmaların sosyal sorumluluk içerikli girişimlerinin;
İşkence mağdurları, trafik sorunları, vahşi yaşamı koruma, ağaç kıyımını engelleme,
çevre sorunları, temiz suya erişim gibi alanlardaki girişimlerin ön plana çıktığını görüyoruz.
Sonuç olarak; ister kar odaklı girişimcilik, isterse kar kadar sosyal sorumluluğu da
amaçlayan girişimler olsun; bu kavram, iş dünyasındaki yerini çoktan almış durumda. Fırtınalı bir rekabet ortamı oluşturan bu olgu, önemini daha uzun yıllar sürdüreceğe benziyor.
Bu habere henüz yorum yazılmamış, haydi ilk yorumu siz bırakın!...