Öğrenme için elle mi klavye ile mi yazmak sorusu bu çalışmada yanıtlandı! Evet, Norveç Bilim ve Teknoloji Üniversitesi'nin araştırması, elle yazmanın beyinde klavyede yazmaya göre daha iyi bağlantı modelleri oluşturduğunu gösterdi. Bu çalışma, okulların öğrencilere elle yazmayı zorunlu kılıp zorunlu kılmayacağı sorusunun yanıtlanmasına da yardımcı olabilir.
Dijital cihazların kullanımının artmasıyla birlikte, elle not almak okullarda ve kolejlerde nadir hale geliyor. Öğretmenlerin öğretim için dijital araçlara yönelmesi gibi, öğrenciler de not almak için dijital araçlara yöneldi. Bazen öğrenciler daha sonra notlarını yazıya dökmek için dersi kaydediyor veya bir dersteki önemli noktaları not almak için telefon veya bilgisayar kullanabiliyor.
Norveç Üniversitesi'nden nöropsikoloji profesörü Audrey van der Meer, beyindeki sinir ağlarının her iki not alma tarzına da nasıl tepki verdiğini anlamak istedi. Altta yatan nöronal mekanizmaları araştırmak için de bir çalışma başlattı. Elle mi klavye ile mi yazmak çalışmasının detayları haberimizde...
İlginizi Çekebilir: Dijital Yaşam Kalitesi 2023 Zirvesi, Hangi Ülkede Olacak?
Araştırma Bulguları Frontiers Dergisinde Yayınlandı
Araştırma ekibi için belirtelim. Çalışmaya katılmayı kabul eden 36 gönüllüden yüksek yoğunluklu elektroensefalogram (EEG) verilerini topladı. Gönüllülerden tekrar tekrar ekranda beliren bir kelimeyi yazmaları istendi.
Yazma talimatı verildiğinde katılımcılar, dokunmatik ekrana el yazısı ile yazmak için dijital kalem kullandı. Yazmaları istendiğinde klavyeyi kullandılar ve kelimeyi oluşturmak için tuşlara bastılar. EEG verileri bir ağ üzerindeki 256 küçük sensörden toplandı. Katılımcıların başlarına yerleştirildi. Veriler her istemden sonra da beş saniye boyunca kaydedildi.
EEG veri analizi, elle yazmanın beyinde daha ayrıntılı bağlantı modellerine yol açtığını gösterdi. Van der Meer bir basın açıklamasında şu ifadelerde bulundu. "Bulgularımız, kalem kullanırken hassas bir şekilde kontrol edilen el hareketleri yoluyla elde edilen görsel ve hareket bilgilerinin, beynin öğrenmeyi destekleyen bağlantı modellerine büyük ölçüde katkıda bulunduğunu gösteriyor."
Katılımcılar kalem kullanmamış veya kağıda yazmamış olsa da araştırmacılar, dijital kalem kullanılmasaydı sonuçların benzer olacağından emin. Van der Meer, beyin aktivitesindeki farklılıkların, elle yazarken ihtiyaç duyulan harflerin dikkatli bir şekilde oluşturulmasından kaynaklandığını ve bunun da duyuların çok daha fazla kullanılmasından kaynaklandığını açıkladı.
Aksine, bir harf almak için bir tuşa basmak beyni daha az uyarıyor. Van der Meer, öğrenmek ve yazmak için tablet kullanan çocuklara bir örnek verdi. Çoğu zaman bu çocuklar 'b' ve 'd' gibi harfleri tanımlamakta zorluk çeker. Çünkü bunlar birbirlerinin ayna görüntüleridir. Araştırmacı, bunun muhtemelen vücutlarının bu harflerin nasıl üretildiğini hissetmemesinden kaynaklandığını da sözlerine ekledi.
Van der Meer şu sözleri de ekledi. "Bu kadar yaygın beyin bağlantısının, hafıza oluşumu ve yeni bilgilerin kodlanması için hayati önem taşıdığı ve dolayısıyla öğrenmeye faydalı olduğu biliniyor." Araştırma, öğrencilerin ders sırasında not yazmak yerine kalem kullanmalarına izin verilmesi gerektiğini öne sürüyor. Öğrencilere asgari düzeyde el yazısı eğitimi vermek de yeterli bir adım olabilir.
Ancak araştırmacılar için belirtelim. Belirgin bir avantaj sağlayan teknolojinin kullanımına izin vermek istiyor. Örneğin, uzun makaleler ve uzun metinler için yazmayı önerirken, el yazısı öğrenme sonuçlarını iyileştirebilir.
Bu arada araştırma bulgularının Frontiers dergisinde yayınlandığını da belirtelim.
Bu habere henüz yorum yazılmamış, haydi ilk yorumu siz bırakın!...